Henry Ford’un da bir zamanlar söylediği gibi "Siyah olduğu sürece her müşteri aracını istediği renge boyatabilir”. Bu sadece siyah renkle üretilen Ford Model T için söylenmiş bir sözdü.
Durum böyleydi çünkü, sprey boyama için renk çeşitliliği kullanmak hem çalışanların maliyetini ve sayısını hem de boyama işlemi sırasında yanlış renk kullanılma ihtimalini ortadan kaldırıyordu.
Zaman içerisinde teknoloji her anlamda gelişti ve otomobil üreticileri müşterileri cezbetmek için rengarenk arabalar üretmeye başladılar. Bugün neredeyse dünyadaki arabaların 70% i grinin tonları, siyah, beyaz ve gümüş rengindedir. Diğer taraftan kırmızı, mavi ve bej/kahverengi gibi renkler toplam arabalar içerisinde 6-9% gibi bir yer tutarken geriye kalan renkler 5% gibi bir dağılıma sahip. Renk seçimi moda ve diğer faktörlere bağlı olan tamamen kişisel bir tercihtir.
2012 yılında bir anket çalışmasının sonucu dünya üzerindeki en popüler araç rengi beyazken bunu gümüş, gri ve siyah gibi renkler tarafından takip edildiği olarak çıkmıştır. Nötr renklerin popüler olmasının birçok sebebi vardır. Otomobil sahiplerinin büyük çoğunluğu araçlarını uzun süre kullanma beklentisiyle aldıkları için nötr renkleri tercih ederek parlak renk seçimlerine nazaran hem daha zevkli hem de modası geçmeyen ve klas duran renkleri kullanırlar. Ayrıca bu renkler diğer renklere ve parlak renklere kıyasla daha iyi uyum sağlar.
Benzer bir durum otomobil parçaları için de geçerlidir. Panel, ayna, ızgara, tampon gibi gövde parçaların çoğu müşteriler özellikle başka renk talep etmedikleri sürece siyah ve gri gibi nötr renklerde satılır. Bu durum satış sonrası pazarda da geçerlidir, bu pazarda renkli gövde parçalarını bulmak çok zordur. Bu duruma ilave olarak satıcıların bu parçaları renkli olarak stoklarında bulundurmaları renkler zamanla solduğu için pratik bir düşünce değildir. Örnek olarak, eğer kırmızı renkli bir araba aldıysanız iki yıl gibi bir süre içerisinde muhtemelen kırmızı renk birkaç ton açılacak ve kırmızı aracın yeni üretilmişi ile karşılaştırıldığında ton farkı belirgin olacaktır. Sonuç olarak aynı renk parça almanız durumunda bile bu rengin aracınıza uymaması mümkündür. Bu tarz parçalar aynı zamanda daha pahalıdır. Bu nedenle en mantıklı fikir parçayı nötr bir renkte almak ve sonrasında aracın rengiyle eşleşmesi için boyatmaktır.
Yol güzel bir şekilde akarken aniden kötü bir şarkının çıkması insanı rahatsız eder. Gözlerini kısa bir süre için yoldan ayırıp müziği değiştirip ve yola tekrar baktığınızda önünüzde bir kamyon olduğunu görüyorsunuz. Zamanında reaksiyon gösterip frenlere tüm gücünüzle asılırsınız fakat artık çok geçtir ve araba kamyona çarpar. Şimdi yeni bir tampona ihtiyacınız var, çamurluk ve belki de yeni bir kaput. Sürücünün sigortayı devreye sokmaması ve tamir işini kendi başına halletmesi yüksek ihtimaldir. O zaman bu sürücü ihtiyacı olan kaliteli parçaları daha uygun fiyata nereden alacak?
Cevabınız opellcenter.com’dur, sizlerin yüksek kalite yedek parçaları mümkün olan en iyi fiyatta bulmalarını sağlayan online platformdur. Hangi parçaların gerekli olduğunu üreticiden araştırıp özelliklerini ve fiyat listesini platformdan alabilir.